Adalet arayan aileler, yakınlarını kaybettikleri adli olaylar nedeniyle çeşitli platformlarda bir araya gelerek acılarını paylaşıyor ve adalet talep ediyor. Bazıları uzun süredir hukuki süreçte mücadele ediyor.

Yakınlarını çeşitli adli olaylarda kaybeden aileler, adliye önlerinde zaman zaman buluşarak birbirlerinin acılarını paylaşıyor, mücadelelerine destek oluyorlar. Bu ailelerin arasında öne çıkanlardan bazıları, ANKA'ya konuştu.
Eski Kızılay Genel Müdürü Kerem Kınık'ın kızı Fatıma Zehra Demir Kınık, Batın Barlasçeki'nin ölümüne sebep olmuştur. Oğlunun ölümünün üzerinden 15 ay geçmesine rağmen adalet sağlanmadığını belirten Doğan, ayrıca PTT’den kendisine 500 bin liralık manevi tazminat yatırıldığını, kendisinin bu tazminatı talep etmediğini ve paranın yeterli olmadığını dile getirdi. Doğan, yaşadığı acının ve oğlunun ölümünün unutulmadığını, yaşam hakkının parayla ölçülemeyeceğini vurguladı. Ayrıca, davadan vazgeçmeyeceğini ifade etti.
Türkiye’de tutuklu ve hükümlü sayısındaki rekor seviyeler nedeniyle adalet arayan aileler dikkat çekiyor. Bunlar arasında, yakınlarını kaybeden ve adalet talebinde bulunanlar var. Bu aileler arasında bazıları ANKA'ya açıklamalarda bulundu.
Pendik’te yolun karşısına geçerken otomobil çarpması sonucu yaşamını yitiren Işıl Öykü Dinç’in annesi Özlem Dinç, olayın ardından dosyada detaylı MOBESE görüntüsünün olmadığını ve kazanın ardından müdahale edilmediğini belirtti. Ayrıca, kazayı görenlerin anlatımlarına rağmen olay mahkemede tam olarak yansımadı. Dinç, adaletin sağlanmasını istiyor.
Bir başka aile olan Huriye Karaman, oğluyla ilgili yaşanan olayı anlatırken, planlı bir şekilde öldürülüp hastaneye yanlış yönlendirilmiş olmasından şikayet etti. Karaman, suçların adil şekilde cezalandırılmadığını ve gençlerin yaşadıkları olayların ciddi bir şekilde soruşturulmasını talep ediyor.
Yiğitcem Altınok’un annesi Nazlıcan Aygün, 11 yaşında oğlunun bisikletinin frenleri koparılmış şekilde istinat duvarından düşüp hayatını kaybettiğini belirterek adalet istediğini dile getirdi. Diğer yandan, Selçuk Karaman ise çocuğunun planlı bir şekilde öldürüldüğünü ve suçluların serbest bırakıldığını öne sürerek, sistemin değişmesi gerektiğini vurguladı.
Zeynep Balcı, 17 Mart’ta sokakta katledilen oğlunun katillerinin serbest bırakılmasını eleştirerek, adaletin sağlanmasını ve suçluların cezalandırılmasını talep etti. Ayrıca, adalete güveniyetin azaldığını ve yetkililere olan güvenin sarsıldığını dile getirdi.
Eski Kızılay Genel Müdürü Kerem Kınık'ın kızı Zehra Kınık ve Batın Barlasçeki’nin annesi Hasret Doğan, trafikte kurala uymayan sürücülerin neden olduğu ölümleri vurgulayarak, trafik cezalarının ağırlaştırılması gerektiğini belirtti. Doğan, yaşanan olaylar sonucu ölümlerin önlenmesi ve bilinçli sürücülere karşı önlemler alınması çağrısında bulundu.
Başka bir aile ise, Keçiören’de bisikletiyle düşerek ölen Yiğitcem Altınok’un annesi Nazlıcan Aygün, çocuklarının hayatını kaybetmesine neden olan ihmallerin araştırılmasını istedi. Huriye Karaman ise, planlanan ölümler sonucu çocuklarının hayatını kaybettiğini ve cezaların adil olması gerektiğini belirtti. Ayrıca, toplumda adaletin yerine gelmesini talep etti.
Diğer aileler de, toplumda adalet talebini dile getirerek, suçun cezasız kalmaması gerektiğinin altını çizdi. Ayşe Özkök, polislerin olaylara yeterince güven vermediğini ve devletin gerekli önlemleri alması gerektiğini belirtti. Bu aileler, adil yargılanma ve suçluların cezalandırılmasına vurgu yaptı.