‘Asya’da Beş Türk’ kitabı, Adil Hikmet Bey ve arkadaşlarının Türkistan’daki faaliyetlerini ve 20. yüzyılın ilk çeyreğine ışık tutan hatıralarını anlatan roman tarzında bir eserdir.

Türkistan Notları köşemizde tekrar merhaba. Bu sefer, benim Türk Dünyası ve Türkistan ilgimi bilen dostum Enes Malik Yılmaz’dan hediye ettiğim ve 1998 yılında ilk baskısı yapılan ‘‘Asya’da Beş Türk’’ kitabını anlatacağım. Kitap, roman tarzında yazılmış ve önemli hatıraları içeren bir eser olup, 1933’te vefat eden son Osmanlı subayı Adil Hikmet Bey’in hayatını ve Türkistan’daki faaliyetlerini konu alıyor.
Adil Hikmet Bey, 1887’de Der'de doğmuş ve 1933’te binbaşı rütbesindeyken hayatını kaybetmiş. Kitapta, onun ve beraberindekilerin Kazakistan, Kırgızistan, Doğu Türkistan, Çin, Tacikistan ve Afganistan gibi bölgelerde yürüttükleri çalışmalar anlatılıyor. Bu kişiler, Çarlık Rusya’ya karşı çıkmış ve Yedisu İsyanları’nda rol almış, bölgedeki irşat faaliyetlerini sürdüren önemli isimler olarak öne çıkıyorlar. Birçok mücadeleden sonra, kimi memleketine dönerek Kurtuluş Savaşı’na katılmış, kimi ise orada kalıp mücadelelerine devam etmiş.
Kitap, önce Adil Hikmet Bey ve arkadaşlarının tanıtımıyla başlıyor. Ardından, hatıraların ortaya çıkışı ve yayıma hazırlanması süreçleri anlatılıyor. Yazarın kaleminden anlatılan yolculuk, Hindistan’da başlıyor, sonra Kırgız yaylalarına geçip Rusya ile mücadele devam ediyor. Ruslara esir düşen kahramanlar, esaretten kaçış hikayelerini ve tekrar bölgeye dönüşlerini aktarıyor. Ekibimiz Çin içlerine giderek burada politik faaliyetler yürütüyor ve Avrupa’da da önemli gelişmeler yaşanıyor. Sonrasında ise Adil Hikmet Bey’in Türkiye’ye dönüşü ile hikaye sona eriyor.
İşlenen konular, yaşanılan dönem koşulları ve karakterlerin öyküleri, tarih ve siyasetle ilgilenenlerin ilgisini çekecek zenginlikte. Eser, 20. yüzyılın ilk çeyreğine ışık tutarken, anlatıcının deneyimlerine de ortak oluyor. Aynı zamanda, okuyucuya sürükleyici ve akıcı bir dil sunuyor; gezgin, savaşçı, diplomat, esir ve kahraman gibi çeşitli ruh halini yansıtıyor. Kalbinde Ulu Türkistan hasreti taşıyan herkesin okuması gereken bu kitap, bölgenin ve dönemin sosyo-politik yapısını detaylıca anlatıyor. O zamanın Hindistan, Afganistan, Türkistan, Çin ve Japonya’sı ile Avrupa’sına iki ağızdan aktarılan bilgiler yer alıyor ve insan karakterleri ile düşünce yapısı anlatılıyor. Tarih meraklılarının ilgisini uyandıran kitap, cesur ve hamiyetli kahramanların yaptıklarını takdirle karşılamalarına neden oluyor.
Kitap, Adil Hikmet Bey’in şu sözleriyle sona eriyor: ‘Biz oralara ihtilalcilik için gitmedik. Amacımız yalnızca biraz nur saçmaktı. Ancak hadiseler bizi başka yollara sürükledi. En kara günlerde dahi hep halk tarafından terk edilmedik. Avrupa misyonerlerinin milletleri üzerinde etkili olmaya çalıştığını fark ettik ama Türklere asla hükmedememişlerdir. Bizler, bütün dünya sermayesiyle ülkemizi dizayn eden İngilizlere karşı durmak için varız ve Türk milleti, kahramanlık örneği göstererek bu zorluğa karşı durmakta.’