Can Atalay’ın ailesi, mahkemenin kararlarına göre onun halen milletvekili olduğunu ve sadece Meclis kaydının yapılmayı beklediğini belirtti. Durum hukuki süreçler ve siyasi dikkat gerektiriyor.

Milletvekilliği sonradan düşürülen hükümlü Can Atalay’ın ailesi, milletvekillerine yazdığı mektupta, Anayasa Mahkemesi’nin lehlerinde verdiği üç karardan söz etti. Bu kararların ikisi, 'görevine derhal başlatılmalı' şeklindedir ve üçüncüsü ise, "Türk hukukunda mümkün olmayan bir kararın okutularak milletvekilinin düşürülmesinin yok hükmünde olduğu" yönündedir. Aile, Sayın milletvekiline hitaben, Atalay’ın bu kararlar gereği halen milletvekili olduğuna ve milletvekillik durumunun başka bir işlem gerekmeden devam ettiği bilgisiyletti. Sadece Meclis Başkanlığı'nın kayda alınmayı beklediğini vurguladı.
Şükran ve Mustafa Atalay, Silivri’deki Marmara Cezaevi’ndeki oğullarını ziyaret etmeden önce TBMM’deki tüm milletvekillerine yönelik kaleme aldıkları mektubu okudular. Şükran Atalay, törene katılanlar önünde yaptığı açıklamada, İnsanın, oğlunun yeri olan TBMM’de bulunması gerektiğini belirterek, "O, halkın iradesiyle Hatay’dan seçilmiş bir milletvekilidir" dedi. Aynı zamanda, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve yetkililere, Anayasa ve yasa çerçevesinde hareket edilmesi çağrısında bulundu.
Mektupta şu ifadeler yer aldı: "Can Atalay, 2023 seçimlerinde Hatay’dan seçilmiş ve milletvekilidir. Ancak halen hapiste tutulmaktadır ve Meclis kütüğüne kaydı yapılmamıştır. Anayasa Mahkemesi’nin lehinde üç karar vermiş olması, onun halen milletvekili olduğunu gösteriyor. Bu kararlar doğrultusunda, onun göreve başlaması engelleniyor ve bu durum, yasalara, TBMM’nin saygınlığına ve halk iradesine aykırıdır." Aynı zamanda, mahkemenin Gezi davası üzerine verdiği ihlal kararına da dikkat çekildi ve son gelişmelerin yakından takip edilmesi gerektiği vurgulandı. Aile, mektup ve açıklamalarla durumun hukuki ve siyasal boyutlara ulaşmış olduğunu belirtti.