SON DAKİKA
Reklam yükleniyor...
Ana Sayfa/Türkiye/Cevdet Yılmaz: 2028'e kadar enflasyonu tek haneli seviyeye indireceğiz ve ekonomik hedeflerimizi gerçekleştiriyoruz

Cevdet Yılmaz: 2028'e kadar enflasyonu tek haneli seviyeye indireceğiz ve ekonomik hedeflerimizi gerçekleştiriyoruz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2028 yılına yönelik büyüme, enflasyon ve istihdam hedeflerini duyurarak, ekonomik gelişimleri ve alınan önlemleri detaylandırdı.

Cevdet Yılmaz: 2028'e kadar enflasyonu tek haneli seviyeye indireceğiz ve ekonomik hedeflerimizi gerçekleştiriyoruz
Reklam yükleniyor...

Cevdet Yılmaz: 2028'e Kadar Enflasyonu Tek Haneli Seviyeye İndirmeyi Hedefliyoruz

Türkiye'nin uzun vadeli ekonomi planları ve hedefleri

Türkiye Cumhuriyetinin ikinci cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ankara’da gerçekleşen ve ülkenin önde gelen iş dünyası temsilcilerinin katıldığı "Türkiye'nin En Hızlı Büyüyen 100 Şirketi" programında önemli açıklamalarda bulundu. Burada yaptığı konuşmada, ülkenin ekonomik gelişme ve kalkınma vizyonunu ortaya koydu ve önümüzdeki yıllarda ulaşmayı hedefledikleri büyük hedefleri detaylandırdı.

Yılmaz, 2023 yılında hazırlanan ve kamuoyu ile paylaşılan Orta Vadeli Program kapsamında, 2023 sonu itibarıyla 1,3 trilyon dolarlık toplam büyüklüğe ulaşacak, kişi başına gelirde 15 bin dolar hedeflenmişti. Güncel tahminlere göre, 2025 yılı sonuna kadar Türkiye ekonomisi 1,5 trilyon dolara yaklaşacak ve kişi başına gelir 17 bin dolar seviyesine çıkacak. Bu arada, Türkiye’nin ekonomik sıralamada yüksek gelirli ülkeler ligine adım atmasının, ekonomik ve toplumsal kalkınmadaki yükselişin göstergesi olacağı öngörülüyor.

Ekonomik gelişmeler ve makroekonomik göstergelerdeki iyileşmeler

Yılmaz, 2002 yılından bu yana süregelen ve AK Parti hükümetleri tarafından atılan stratejik adımlar neticesinde, Türkiye’nin düşük-orta gelir liginden üst orta gelir ligine yükseldiğine vurgu yaptı. Bu ilerlemenin sadece rakamsal değil, aynı zamanda ülkenin demokratik standartlar, kurumsal kapasiteler, altyapı ve insan kaynağı gibi temel alanlarda da önemli değişimler yaşadığını belirtti.

Enflasyon ve makroekonomik istikrar için alınan önlemler

Enflasyonun Türkiye’nin öncelikli sorunlarından biri olduğunu dile getiren Yılmaz, bu konuda ciddi ve kararlı politikalar uygulandığını açıkladı. Program ve uygulamalarla enflasyonu düşük seviyelere çekmek amacıyla, para politikaları, mali disiplin ve yapısal reformlar üzerinde yoğunlaşıldığını ifade etti. 2023 yılındaki yıllık enflasyon oranının %65 civarında olduğunu, ancak son yıllarda bu rakamın ciddi bir gerileme kaydettiğini belirtti. Hedeflerinin, 2027 yılında tek haneli enflasyon oranına ulaşmak olduğunu vurguladı.

Yılmaz, büyüme oranlarına da değinerek, 2023 yılında küresel ekonomik büyümenin %3 civarında olduğu bir ortamda Türkiye’nin %3,3 büyümenin üzerine çıktığını, yılın ilk yarısında ise %3,6’lık bir büyüme kaydettiğini söyledi. Ayrıca, ihracat verilerini de paylaşan Yılmaz, yıl sonunda 274 milyar dolar civarında ihracat beklediklerini ve özellikle teknoloji ve yüksek katma değerli ürünlerin ihracat payının arttığını belirtti.

Finansal istikrar ve kur güvenliği

Yılmaz, makroekonomik göstergelerde kaydedilen gelişmelere de değinerek, Türk lirasına olan güvenin güçlendiğini ve Merkez Bankası’nın toplam brüt rezervlerinin Mayıs 2023’teki seviyelerden yükseldiğine dikkat çekti. Aynı zamanda, uluslararası risk göstergeleri ve risk primlerinde belirgin iyileşmeler görüldüğünü anlattı. Kur Korumalı Mevduat uygulamasının kalıcı olarak sonlandırıldığı ve gayri-resmi rezervlerin arttığı bilgisini paylaştı.

Deprem sonrası ekonomik disiplin ve bütçe yönetimi

Depremin ekonomik etkilerini göz önüne alarak, mali disiplinden taviz vermeden, 2024 yılında bütçe açığını %4,7 seviyesinde tutmayı başardıklarını belirtti. Harcamalar içinde deprem nedeniyle yapılan yüksek tutarlı harcamaların toplam bütçe içindeki payı ise yaklaşık %1,7 civarında. 2025’te bu oranın yaklaşık %3,6 olmasının planlandığını sözlerine ekledi. Ayrıca, toplam deprem harcamalarının 3,6 trilyon lira, dolar karşılığı ise 90 milyar dolar civarında olduğunu, bunun güçlü Türkiye ekonomisiyle finanse edilebildiğini belirtti.

Orta vadeli program ve 2028 hedefleri

İki hafta önce açıklanan 2026-2028 dönemi Orta Vadeli Program kapsamında, makroekonomik istikrarın kalıcı hale getirilmesi ve enflasyonun tek haneli seviyeye çekilmesi temel alınmıştır. Bu çerçevede, 2028 yılı için belirlenen hedefler arasında, enflasyonun düşük seviyelere indirilmesi, cari açığın %1 civarında tutulması, üç yıl içinde 2,5 milyon yeni istihdam oluşturulması ve işsizlik oranının ilk defa %8’in altına düşürülmesi yer alıyor. Ayrıca, mal ihracatını 300 milyar doların üzerine çıkarmak, hizmet ihracatını 150 milyar doları aşmak ve toplam dış ticaret hacminin 450-500 milyar dolar bandına ulaşması amaçlanıyor.

Yılmaz, uluslararası arenada, Türkiye’nin yatırımlar için elverişli bir ortam yaratmaya devam edeceğini ve uzun vadeli sürdürülebilir kalkınma için inovasyon ve Ar-Ge yatırımlarını teşvik edeceklerini belirtti. Ayrıca, yüksek teknoloji odaklı üretim, yeşil enerji ve dijital dönüşüm projeleriyle Türkiye’nin küresel rekabette daha etkin hale geleceğini sözlerine ekledi.

Bölgesel ve küresel gelişmelere uyum

Son olarak, bölgedeki ve dünyadaki jeopolitik riskleri yakından takip ettiklerini ve bu risklerin ülkenin ekonomik ve sınai kalkınması üzerindeki olası etkilerini değerlendirerek, stratejik planlamalarını buna göre yapmaya devam ettiklerini söyledi. Ukrayna-Rusya savaşının yanı sıra, bölgedeki çatışmalar, jeopolitik gerilimler ve küresel ekonomik belirsizliklerin ülkemize yansıması konusunda ciddi analizler yaptıklarını aktardı. Türkiye’nin, yeni fırsatlar ve avantajlar yakalayabilmesi adına, iç ve dış dinamikleri dikkatle izlediklerini dile getirdi.

Konuşma sonunda, en hızlı büyüyen 100 şirketin temsilcilerine ödülleri takdim edilerek, ekonomik gelişimin ve istihdamın artırılmasının önemi vurgulandı.

Etiketler:

ekonomienflasyonistihdambüyümefinansal-krizler
Reklam yükleniyor...