CHP'li Konuralp ve EMEP'li Karaca, ODTÜ’de "öğrencilerin tehdit edilmesi"ni TBMM'ye taşıdı

(ANKARA) - CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp ve EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, ODTÜ'de öğrencilerin kendisini "Ülkü Ocakları reisi" olarak tanıtan bir kişi tarafından tehdit edilmesi iddiasını TBMM'ye sundu. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e yazdıkları önergede, "ODTÜ’de yaşanan bu olayla ilgili Bakanlığınızın bilgisi var mı? Olayın ardından öğrencilerin güvenliğini sağlamak için hangi adımlar atılmıştır?" sorularına yanıt aradılar.

Emek Gençliği üyelerinin, kendisini "Ülkü Ocakları reisi" olarak tanıtan bir kişi tarafından tehdit edildiği öne sürüldü. Konuralp ve Karaca, Bakanlık tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM’ye soru önergesi verdi. Önergede, tehdit eden şahsın ilk olarak polis görüntüsü verip öğrencilere kimlik kontrolü yaptığı, ardından "Ülkü Ocaklarından olduğunu" söyleyerek öğrencilere, bir akademisyenin de yardımıyla okulda takip ettirdiği iddia edildi. Şahısın "Bu sizinle ilk ve tek konuşmam, bundan sonra böyle olmaz. Abileriniz 2011’de 100. Yıl’da evlerinden aldığımızı hatırlıyor mu? Siz hiç işkence gördünüz mü, TEM tarafından alındınız mı? Yüzünde sigara söndürürüm" ifadeleriyle öğrencileri tehdit ettiğine yer verildi.

Karaca ve Konuralp, benzer tehdit ve saldırıların yalnızca ODTÜ’de değil, birçok üniversitede tekrarlandığını ve aynı yapıların çeşitli rektörlüklerin baskıcı tutumlarından cesaret aldığını belirtti. Verilen önergede, Bakanlık’a şu sorular soruldu:

• ODTÜ’deki olayla ilgili bilginiz var mı? Olayın ardından öğrencilerin güvenliği için hangi önlemler alınmıştır?
• Öğrencilere tehdit eden şahıs kimdir? Kimliğinin tespiti için kamera kayıtları dahil işlem yapılmış mıdır?
• Üniversite içinde öğrencilere fişlediği veya takip ettiği iddia edilen akademisyenler hakkında inceleme başlatılacak mı?
• Yıllardır üniversitelerde öğrencilere tehdit ve saldırı düzenleyen Ülkü Ocaklarına ilişkin alınan önlemler, resmi protokol ve ilişkileriniz nedir?
• Öğrencilerin etkinlikleri nedeniyle soruşturma ve ceza almaları ile tehdit edilmesi arasındaki ilişkiyi nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu uygulamaların gerici ve antidemokratik olduğu kanaatinizde nedir?