SON DAKİKA
Reklam yükleniyor...
Ana Sayfa/Türkiye/Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği: Yaşlılıkta bağımsız yaşamın önemi vurgulandı

Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği: Yaşlılıkta bağımsız yaşamın önemi vurgulandı

Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği’nin hazırladığı güncellenmiş rapora göre, Türkiye’de yaşlı kadınlar erkeklere göre daha fazla dezavantajlı durumda ve yoksulluk riski altında bulunuyor. Yaşlıların bağımsız ve insana yaraşır bir yaşam sürdür

Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği: Yaşlılıkta bağımsız yaşamın önemi vurgulandı
Reklam yükleniyor...

Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği Yaşlılık ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Raporunu Güncelledi

(ANKARA)- Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği’nin (CEİD), Yaşlılık ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Haritalama ve İzleme Çalışması 2021-2024 Güncellemesi’nde, Türkiye’de özellikle yaşlı kadınların ekonomi ve sağlık alanlarında erkeklere göre daha dezavantajlı olduğu ve yoksulluğa eğilimli oldukları belirtildi. Raporda, insana yaraşır bir yaşlılık için yaşlıların yaşamlarının öznesi olarak görülmesi ve bağımsız yaşamı destekleyen politikaların geliştirilmesi gerektiği vurgulandı. Bu politikaların, sivil toplum kuruluşlarının katkısıyla, yerel yönetimlerden başlayarak hükümet seviyesine kadar hayata geçirilmesinin zorunlu olduğu söylendi.

Türkiye’de yaşlı nüfusun durumu ve artış trendleri

Avrupa Birliği’nin finanse ettiği CEİD diziler Projesi kapsamında Dr. Gülçin Con Wright tarafından hazırlanan çalışma, TÜİK verileri ışığında Türkiye’deki yaşlı nüfusun güncel durumunu ortaya koydu. Açıklamada, yaşlı nüfus oranının 2023’te %10,2’ye yükseldiği, 2024’te ise %10,6’ya ulaştığı belirtildi. Ayrıca, 2023’te yaşlı nüfus oranını ilk kez aştığı ve bu oranın artmaya devam ettiği vurgulandı. Dünya Yaşlılar Günü kutlamalarının yapıldığı bu dönemde, ülkenin yaşlanmaya hazır olup olmadığı ve ihtiyaçların karşılanıp karşılanmadığı gibi önemli soruların cevaplanması gerektiği ifade edildi.

Sağlık ve yaşam süresiyle ilgili istatistikler

Türkiye’de kadınların ortalama yaşam süresi 80 yıl iken, erkekler 74,7 yıl yaşıyor. Sağlıklı yaşam süresi ise erkekler için 59 yıl, kadınlar için 56,3 yıla düşmüş durumda. Yaşlı kadınlar yaşamlarının büyük kısmını sağlıksız geçirmekte ve sadece %16,5’i kendini iyi olarak tanımlarken, erkeklerde bu oran %27,5. 2022 verilerine göre, yaşlı kadınların obezite oranı %36,4 iken, erkeklerde %18,3 olarak kayıtlara geçti. Kadınlar daha uzun yaşasa da, yaşam kaliteleri çoğu zaman düşük kalıyor.

Ekonomik durum ve yoksulluk oranları

Yaşlılar arasındaki ekonomik zorluklar endişe verici seviyede. 2022’de yaşlı kadınların yoksulluk oranı %15,4 iken, 2023’te %22,4’e çıktı. Erkeklerde ise aynı yıllar arasında oran %12,8’den %20,7’ye yükseldi. Kadınların yaşam boyu eğitim ve çalışma yaşamına katılımı sınırlı kalmış olup, bunlar yaşlılıkta yoksulluğu artıran faktörler arasında yer alıyor. Ayrıca, kadınların %19,9’u okuma yazma bilmiyor ve bu oran erkeklere göre oldukça yüksek. Kadınlar, yaşamları boyunca üstlendikleri karşılıksız bakım ve eğitime erişim eksikliği nedeniyle yoksulluk riskiyle karşı karşıya kalıyor.

Yaşlı kadınların yaşam koşulları ve destek ihtiyacı

Verilere göre, yaşlı kadınların %45,7’sinin eşinin vefat ettiği, erkeklerde bu oran %10,8. Toplumsal normlar nedeniyle erkeklerin yeniden evlenme olasılığı daha yüksek olduğu halde, tek başına yaşayan yaşlı kadınlar %74’ü oluşturuyor. Günlük yaşam aktiviteleriyle ilgili veriler, kadınların temel öz bakımını karşılamada erkeklere göre daha fazla zorluk yaşadığını gösteriyor. Bu duruma paralel olarak, alışveriş yapabilen erkekler %71,7 iken kadınlar %41,7, parasal işleri yapabilen erkekler %87,5 iken kadınlar %63,2 seviyesinde bulunuyor. Bu rakamlar, kadınlara yönelik evde bakım ve sosyal destek hizmetlerinin hayati olduğunu ortaya koymakta.

Genel değerlendirme ve politikaların önemi

Veriler, daha uzun yaşam sürelerine rağmen, yaşam kalitesinin düşük ve ekonomik sıkıntıların devam ettiğine işaret ediyor. Yalnızlık, yaşam kalitesini olumsuz etkilerken, bakım sorumluluğu ve yoksulluk, yaşlanmanın farklı deneyimlere sahip olduğunu gösteriyor. Aynı zamanda, dünya ve Türkiye nüfusunun hızla yaşlandığı göz önüne alınırsa, yaşlılar için insana yaraşır ve bağımsız bir yaşamın desteklenmesi büyük önem taşıyor. Bu kapsamda, politikaların ileri seviyede geliştirilerek, yerel yönetimler ve hükümetlerle ortak hareket edilmesi ve sivil toplum katkısının sağlanması gerektiği yine vurgulandı.

Etiketler:

sagliksosyal politikalaryaşlılıkkadınlarekonomi
Reklam yükleniyor...