Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’de devam eden saldırılar ve insani dram üzerine yaptığı konuşmada, devletleri ve uluslararası toplumları sorumluluk almaya davet etti. Bölgedeki gelişmelere dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 80’inci Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Gazze’de yaşanan insanlık dışı saldırıların sorumlularına dikkat çekti. Erdoğan, “Gazze’deki barbarlığa karşı sessiz kalmayanlar, bu vahşetin sorumluluğuna ortaktır” dedi.
Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın toplantıya katılamamasından duyduğu üzüntüyü dile getirerek, Filistin halkına destek olmak ve ülkelerin bu konuda adım atmasını teşvik etmek amacıyla buradayız dedi. Ayrıca, Filistin devletini tanıyan ülkelere teşekkür ederek, henüz karar vermeyenleri ise harekete geçmeye çağırdı.
Birleşmiş Milletler Şartı’nın 80 yıl önce imzalanıp yürürlüğe girdiğini hatırlatan Erdoğan, BM’nin temel amacının uluslararası barış ve güvenliği korumak olduğunu belirtti. Ancak, özellikle Gazze’de 700 günü aşkın süredir devam eden soykırım ve katliamların, BM ilkelerine gölge düşürdüğünü vurguladı. Gazze’de ölü sayısının 65 binin üzerinde olduğunu ve bunların 20 bininin çocuk olduğunu açıkladı. Günlük hayatın altüst olduğunu, sağlık altyapısının çökmüş, hastanelerin bombalandığını ve tedavi imkanlarının kalmadığını söyledi.
Erdoğan, Gazze’deki durumu anlatan fotoğraflar gösterdi ve insanlık adına büyük bir utanç olduğunu belirtti. Gazze’de sivil halkın hedef alındığını ve evlerin, hastanelerin yıkıldığını söyleyen Erdoğan, çocukların verilen zararların en büyüğü olduğunu vurguladı. Gazze’de saldırıların, iki taraflı değil, yalnızca sivillere ve altyapıya yönelmiş olduğunu belirtti.
Erdoğan, İsrail’in saldırılarını ve Gazze ile Batı Şeria’daki durumu değerlendirdi. Bölgedeki başka ülkelerin de saldırılara maruz kaldığını ve bölge barışının tehlikede olduğunu kaydetti. İsrail’in Suriye, İran ve Yemen’e düzenlediği saldırıları ve Katar’daki ateşkes müzakerelerine saldırıyı anmamızın gösterdiğini söyledi. Ayrıca, İsrail’in uluslararası hukuku hiçe sayarak saldırılarını sürdürdüğünü belirtti.
Erdoğan, Avrupa ve Batı’da değerlerin ağır yara aldığını, temel hak ve özgürlüklerin zedelendiğini vurguladı. İsrail’in bölgedeki genişlemeci politikalarının, Kudüs ve diğer kutsal mekanların hedef alınmasına yol açtığını anlattı. Gazze’de ateşkesin acil olmasını ve insani yardımların engellenmeden ulaşmasını istedi. Sorumluların uluslararası hukuka hesap vermesi gerektiğini dile getirdi.
Son olarak, bütün devlet ve hükümet liderlerine Gazze’de yaşananlara sessiz kalmamaları çağrısında bulundu. Filistinli mazlumlara sahip çıkmak ve insani yardım yapmak adına adım atmaya davet etti. Dünyanın farklı noktalarında destek veren tüm aktivist ve kurumlara selamlarını iletti.
Erdoğan, Suriye’de 13 yıldır devam eden zulüm ve çatışmalara dikkat çekti. Suriye’deki savaşın sona erdiğini ve yeni bir dönemin başladığını belirtti. Terörle mücadelede ve istikrarın sağlanmasında kararlı olduklarını söyledi. Ayrıca, Irak ve bölgedeki diğer ülkelerde barışın sağlanması için çalışmaların sürdüğünü ifade etti.
Karadeniz’de Montrö Sözleşmesi’nin 89 yıldır tarafsızlık ilkeleri çerçevesinde uygulandığını hatırlattı. Doğu Akdeniz ve Kıbrıs meselesinde, iki devletli çözüm ve eşit haklar temelinde ilerlemeyi savundu. Ayrıca, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması ve uluslararası toplumdan destek beklediklerini belirtti.