Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze Barış Planı'nın onaylanmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Uygulamaları yakından takip edeceklerini ve Türkiye'nin görev gücünde yer alacağını söyledi.
Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen 2025-2026 yükseköğretim yılı açılış törenine katıldı. Konuşmasına, Şarm El-Şeyh'ten gelen müjdeli haberlerin sevincini dile getirerek başladı. Uzun süredir Gazze'de akan kanın durması ve ateşkesin sağlanması amacıyla yoğun çalıştıklarını anlatan Erdoğan, BM Genel Kurulu ve Washington ziyaretleri sırasında Gazze konusunu gündeme getirdiklerini bildirdi. Sayın Trump'ın 20 maddelik Barış Planını açıklaması ve Hamas'ın müzakerelere hazır olduğunu duyurması sonrasında mutabakatın sağlandığını ve anlaşmadan memnuniyet duyduklarını ifade etti.
Erdoğan, konuşmasında, Gazze'ye acil insani yardımlar, rehine ve mahkum takası, İsrail saldırılarının durdurulması ve geriye çekilmenin yapılması konularında öncelikli adımların atılacağını belirtti. Anlaşmanın maddelerinin uygulanmasının titizlikle takip edileceğini ve Türkiye'nin bu süreçte görev gücünde yer alacağını vurguladı. Bölgenin yeniden inşası için uluslararası toplulukla birlikte çalışılacağını dile getirdi. Amacımızın soykırımın durması ve bölgeye huzurun gelmesi olduğunu söyledi. Gazzeli kardeşlerin barış ve güvenlik haklarının yüce değerler olduğunu vurguladı.
Erdoğan, ABD Başkanı Trump'a ve Katar ile Mısır'a teşekkür ederek, Filistin Direniş Hareketi Hamas'ı da dirayetli tutumları nedeniyle tebrik etti. Filistin halkının duruşundan dolayı hürmetle bahsetti. Türkiye'nin her zaman Filistin halkının yanında olacağını ve onları yalnız bırakmayacağını sözlerine ekledi. Mescid-i Aksa'da yaşanan gelişmelerden de bahsederek, Müslümanların hak ve hakikatler için mücadeleye devam edeceğini söyledi. Toprağa düşen 67 binden fazla şehide Allah'tan rahmet diledi.
Yükseköğretim alanında yapılan çalışmalarla ilgili konuşan Erdoğan, bütçenin 2002'de 2,5 milyar lira seviyesinde olduğunu, bugün ise 488,5 milyar liraya ulaştığını belirtti. Üniversite sayısının 76'dan 208'e çıktığını, her ilde devlet ve vakıf olmak üzere yükseköğretim kurumlarının bulunduğunu kaydetti. En az iki üniversitenin 2029 yılına kadar ilk 100'e girmesini hedeflediklerini aktardı. Üniversitelerin dünya sıralamasında yükselmesi ve bilimsel alandaki gelişmelerden bahsetti. Öğrencilerin özgür ortamda eğitim görebilmesi için daha önce uygulanan kılık kıyafet yasağı ve katsayı uygulamalarını kaldırdıklarını belirtti. Yükseköğretimde barınma ve burs imkanlarını artırdıklarını, toplam yurt sayısının 875'e, yatak kapasitesinin ise 1 milyon olduğunu dile getirdi.
Üniversite harçlarını kaldırdıklarını ve burs imkanlarını genişlettiklerini anlatan Erdoğan, mesleki eğitim ve işten yetişen nitelikli iş gücüyle ilgili yeni politikaları açıkladı. Organize sanayi bölgelerinde uygulanan eğitim modellerinin iş bulma oranlarını yüzde 80'e çıkaracağını ve şehirlerde en az bir meslek yüksekokulunun sanayi odalarıyla ortak faaliyet yürüteceğini belirtti. Uluslararası öğrenci sayısının 350 binden fazla olduğunu ve Türkiye'nin uluslararası öğrenciler açısından dünya sıralamasında altıncı sırada yer aldığını söyledi. Öğrencilerin kendi cebinden tüm masraflarını karşıladığını ve ülkedeki uluslararası öğrencilerin toplam katkısının 3 milyar doların üzerinde olduğunu belirtti. Uluslararası öğrenci sayısını orta vadede 500 bine, uzun vadede ise 1 milyona çıkarmayı hedeflediklerini açıkladı. Ayrıca, uluslararası eğitim politikalarının iyi belirlenmesi ve kurumlararası uyuma büyük önem verdiklerini dile getirdi. Son olarak, yükseköğretim sisteminde öğrencilere üç yıl içinde mezun olma imkanı sunacak reformların hayata geçirileceğini aktardı.
