İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, PKK’nın Türkiye’den çekilme kararına tepki göstererek, silah ve siyasi düzenlemeleri karşılaştırdı. Ayrıca, güvenlik ve iç politika değerlendirmeleri yaptı.
(ANKARA) - İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, PKK’nın Türkiye’den çekilme kararına tepki gösterdi. "Bunlar kendilerini feshetmemiş miydi? PKK kendisini kapatmamış mıydı? Bunların sergilemiş oldukları bir vazgeçiş yoktur. Ayrıca birisi bana yine açıklasın, bunların demokratik yol ve yöntemlerle hukuk zemini oluşturarak o bahsettikleri siyasi entegrasyonla temin etmeye çalıştıkları şeyin 50 yıldır silahla temin ettiği şeyden olan farkını açıklasın. Silahla neyi istiyorlarsa şimdi arzuladıkları bu düzenleme veya yasal düzenlemelerle de onu gerçekleştirmeye çalışıyorlar," dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, SZC TV’de Serap Belovacıklı’nın sorularını yanıtladı.
İYİ Parti’nin 8. kuruluş yıl dönümüne ilişkin görüşlerini paylaşan Dervişoğlu, "Kongrelerimizi sürdürüyoruz. Görevlerini yeni yöneticilere devreden arkadaşlarımız olduğu gibi görevlerine devam edenler de var. Gelecek dönem çalışma programına uygun olarak düzenlemeleri ortak iradeyle yapacağız. İl kongreleri sonrası kurultay olacak. Performanslarından memnunum; ancak yenilenme ve gençleşme olacak. Sürpriz düzenlemeler de hayata geçirilecek. Her şeyin iyi olacağına inanıyorum," ifadelerini kullandı.
İngiltere Başbakanı’nın ziyareti öncesinde yapılan operasyonlara değinen Dervişoğlu, "İngiltere Başbakanı buraya geliyor, bunun öncesinde böyle bir operasyon yapılıyor. Operasyonun amaç ve detaylarını bilmiyorum. İç siyasetin şehvetine kapılıp dış ilişkileri zedeleyici adımlar atılmasını uygun görmüyorum. Bu operasyonlar muhalefete yönelik oluyor. Bunu zamanlaması ve takvimi önemli ölçüde olumsuz etkiliyor. Bu takvimin özensiz olduğunu düşünüyorum," dedi.
Dervişoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atama ihtimaline ilişkin, "Türkiye’de keyfilik yaygınlaşıyor. Bu nedenle kayyuma yönelik hazırlık olabilir. Türkiye böyle bir süreç yaşıyor," şeklinde konuştu. Ayrıca, yaşanan gelişmelerin sistemsel sorunlardan kaynaklandığını ve Cumhurbaşkanlığı sisteminin otoriterlik seviyesini artırdığını belirtti.
Son dönemde artan olaylara değinen Dervişoğlu, "Toplumda cinnet ortamı var. Nesillerin yozlaşması, değerlerin aşınması ve suç oranlarındaki artış endişe verici. İnsanlar silahlanmayı artıyor, toplumun psikolojisi bozuldu. Yönetenlerin bu durumun farkında olup olmadığını bilemiyorum," ifadelerini kullandı.
PKK’nın "Türkiye’den çekiliyoruz" açıklaması sorulduğunda, Dervişoğlu, "Kim çekiliyormuş efendim? Kendilerini feshetmişler miydi? Kapatmışlar mıydı? Bu süreçleri daha önce de yaşadık. Kendilerini kapatmışsa, nereye çekiliyorlar? Bu tür gösterişler ve açıklamalar ciddiye alınmamalı," dedi.
PKK’nın Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile müzakere ettiği iddialarına ilişkin olarak, "Bunu kim, nasıl, hangi hedeflerle söylüyor? Bunların demokratik yol ve yöntemlerle bir farkı yoktur. Silahlarla elde ettikleri şeyi, şu yasal düzenlemelerle de yapmaya çalışıyorlar. Bunlar açıkça devletle kendilerini eşitlemiş durumda," diye ekledi.
PKK’nın Irak kuzeyindeki faaliyetleri ve sınır konusunda da açıklamalarda bulunarak, "Nereye kadar geçeceklerini göreceğiz. Halkın onlara izin verip vermediğine de bakacağız. Bölgedeki kuluçka merkezleri ve kampların durumu büyük önem taşıyor," ifadelerini kullandı.
ABD ve terör örgütü ilişkilerine değinen Dervişoğlu, "ABD’den alınan silahlar ve onların Türkiye’deki etkileri üzerinde durmak gerek. Siyasi manevralar ve terörün siyasi uzantılarıyla ilgili adımlar, ciddi sorunlar doğurabilir. PKK’nın siyasi uzantısı olan partilerin faaliyetleri de tehlike arz ediyor," dedi.
Terör örgütlerinin üyeliğinin suç olduğunu belirten Dervişoğlu, "Üyelik suçtur. Suça karışmamış olması bile suç sayılabilir. Bu konuda uygulama ve denetim zayıf. Ayrıca, kamuoyuna yansıyan açıklamalar, ülke güvenliğini ve kamu düzenini olumsuz etkiliyor," şeklinde konuştu.
PKK’nın lideri Abdullah Öcalan ve örgütün durumu hakkında da konuşan Dervişoğlu, "Orada bir entegrasyon veya ekonomik iş birliği planı yok. PKK, silah bırakmadan ve kendini feshetmeden, entegrasyon olamaz," diye belirtti.
