Eğitim İş üyeleri Bilecik'te yaptığı açıklamada, yüksek enflasyon ve ekonomik kriz nedeniyle gençlerin üniversiteye girişte büyük zorluklar yaşadığını ve eğitim maliyetlerinin arttığını belirtti. Öğrencilerin barınma sorunları da gündemde.
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi (BŞEÜ) merkez kampüsünde düzenlenen basın açıklamasında Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim İş) üyeleri, üniversitelerde yaşanan sorunlara vurgu yaptı ve gençlerin eğitim imkanlarının giderek kısıtlandığını dile getirdi.
Sendika temsilcisi Atıl Taşer, yaptığı açıklamada, "Türkiye’de üniversiteye giriş umut olmaktan çıkarken, okumanın büyük bir lüks haline geldiğini" ifade etti. Enflasyon ve ekonomik krizlerin, iktidarın politikalarının gençlerin eğitimine erişimini zorlaştırdığını vurguladı. Ayrıca, yüksek maliyetler nedeniyle birçok gencin üniversiteye başlayamadığını veya eğitimlerini yarıda bıraktığını aktardı.
2024 verilerine göre, ekonomik nedenler yüzünden 383 bin öğrencinin üniversiteyi terk ettiği belirtildi. Avrupa İstatistik Ofisi'ne göre ise, Türkiye, eğitimini yarım bırakma oranı en yüksek ülkeler arasında bulunuyor. Öğrencilerin barınma, beslenme ve ulaşım giderleri de ciddi bir sorun teşkil ediyor. KYK (Kredi ve Yurtlar Kurumu) yurtlarının yetersizliği nedeniyle, öğrencilerin sadece yaklaşık dörtte biri yurtlarda kalabilmekte, İstanbul gibi büyük şehirlerde bu oran daha da düşüktür. 917 bin öğrenciden yalnızca %6,3'ü KYK yurtlarında kalabilmektedir. Geri kalanlar ya yüksek kira fiyatlarına mahkum edilmektedir ya da özel yurtlara yönelmek zorunda kalmaktadır.
Yurtlarda odalara ekstra yataklar konulmakta, bu da öğrencilerin yaşam kalitesini olumsuz etkilemektedir. Kalabalık odalar, sağlık ve güvenlik açısından risk oluşturmaktadır. Ayrıca, devlet bütçelerinin eğitimden çok dini kurumlardan yana kullanıldığı eleştirildi. 2025 bütçesinde, devlet üniversitelerine 487 milyar lira ayrılırken, Diyanet İşleri Başkanı’na 130 milyar lira ödeme planlanmaktadır. Bu durum, üniversitelerin altyapısının yetersizliğine ve bilime değil, diğer alanlara yatırımların yapıldığına işaret etmektedir. Eğitim İş, YÖK’ün kaldırılması ve üniversitelerin demokratik ve özerk bir yapıya kavuşması gerektiğini savunuyor. Ayrıca, akademisyenler üzerindeki baskıların sona erdirilmesi ve öğrencilerin demokratik haklarının güvence altına alınması çağrısında bulundu.
