Küresel Sumud Filosu aktivistleri, İsrail tarafından alıkonulup gözaltında tutulduklarında ve ülkelerine döndüklerinde yaşadıklarını anlattı. İsrail bu iddiaları yalanladı.

Deniz yoluyla Gazze'ye yardım ulaşmaya çalışırken İsrail tarafından alıkonulan Küresel Sumud Filosu aktivistlerinden bazılarının ülkelerine dönüşleri sonrası gözaltında fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldıkları bildirildi. İsrail ise bu suçlamaları "yalanlardan ibaret" olarak reddetti.
İsrail'in Gazze'ye yönelik deniz ablukasını aşmayı ve bölgeye yardım ulaştırmayı hedefleyen Küresel Sumud Filosu, uluslararası sularda İsrail tarafından alıkonuldu. Yaklaşık 450 aktivist, bu saldırıda tutuklandı ve gözaltına alınırken, bazıları hâlâ hapiste tutuluyor. Ülkesine dönen aktivistler, yaşadıklarını anlattı.
Doktor Haşmet Yazıcı, 1 Ekim Çarşamba günü botların teknelere su sıkarak saldırdığını ve Aşdod Limanı'na götürüldüklerini belirtti. Limanda saatlerce beton zeminde tutulup, İsrail hapishanesinde tatil devam eder gibi sözlü tacize maruz kaldıklarını söyledi. İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in kendilerine "Siz teröristsiniz" diye bağırdığını aktardı. Yazıcı, oturma pozisyonunu değiştirmek isteyenlerin tekmelenip başlarının yere atıldığını ifade etti.
Aktivist Paolo De Montis, sürekli stres ve aşağılamalar olduğunu belirtti. Yüzüne bakma izni olmadan, baş eğik tutmaya zorlandıklarını ve kendisine enseye tokat atıldığını aktardı. Dört saat boyunca dizlerinin üzerinde durmak zorunda bırakıldıklarını söyledi. Sanatçı Bekir Develi ise kelepçelerin aşırı sıkılması nedeniyle ellerinin morardığını ve dört gün boyunca su verilmediğini ifade etti.
Tunuslu denizci Abdallah Messaoudi, Aşdod Limanı'nda 24 saat kelepçeli bekletildiklerini ve psikolojik şiddet gördüklerini anlattı. Ellerini ve gözlerini bağlayarak, kafeslere konup, cezaevine götürüldüklerini ve köpeklerin kafeslerin üzerine salındığını, bu sırada uyumamaları için coplarla kafeslere vurulduğunu belirtti. Faslı yazar Ayoub Habraoui ise, İsrail askerlerinin silahlarını lazer nişangahlarını doğrulttuğunu ve diz çöktürüp sırtlarına silah dipçikleriyle vurduğunu söyledi. İtalyan gazeteci Lorenzo D'Agostino, gece boyunca defalarca uyandırıldıklarını ve köpeklerle korkutulduklarını aktardı.
Küresel Sumud Filosu aktivisti Ersin Çelik, İstanbul'a geldikten sonra yaşadıklarını anlattı. Çelik, Greta Thunberg'e zorbalık yapıldığını, saçlarından sürüklenerek İsrail bayrağını öpmeye zorlandıklarını ve diğerlerine ibret olması için kötü davranışlara maruz kaldığını dile getirdi.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, aktivistlere gönüllü sınır dışı edilme seçeneği sunulduğunu, gözaltındaki kişilerin ise yasal süreci tercih ettiklerini açıkladı. Bakanlık, iddiaların gerçek dışı olduğunu, tutuklulara yasal haklarının tamamen gözetildiğini ve Greta Thunberg'in şikâyette bulunmadığını belirtti. Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, hapishane personelinin davranışlarından gurur duyduğunu ve filo aktivitelerine terör destekçisi muamelesi yapıldığını söyledi. Ben-Gvir, "Terör destekçileri teröristtir ve bu koşulları hak eder" dedi.
Türkiye, Kolombiya ve Pakistan tutuklamalara tepki gösterdi. Yunanistan, 27 vatandaşının gözaltına alınması üzerine İsrail'e sert yazılı tepki verdi. İsveç Dışişleri Bakanlığı, vatandaşlarının haklarının korunması için çalışmalarını sürdürüyor. Bu gelişmeler, ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze barış planı ve müzakerelerinin yürütüldüğü döneme denk geldi.