Mudanya Mütarekesi Barış Yolu Ödülü Altan Öymen’e verildi

Ödül töreni ve sergi

Mudanya Belediyesi tarafından düzenlenen ve bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen Mudanya Mütarekesi Barış Yolu Ödülü, Altan Öymen’e verildi. Ödülü, Murat Karayalçın başkanlığındaki kurul belirledi. Tören, Tirilye’deki tarihi Zeytinyağı Fabrikası’nın bahçesinde yapıldı ve katılımcılar arasında Dışişleri eski Bakanı Murat Karayalçın, milletvekilleri, belediye başkanları ve çok sayıda davetli yer aldı. Törende ayrıca "İlhamın İzleri" adlı sergide Altan Öymen’in kitapları ve fotoğrafları sergilendi.

Törende yapılan konuşmalar

Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, törende yaptığı konuşmada, barışın simgesi Mudanya’nın bu yıl da aynı ruhla buluştuğunu belirtti. Mudanya’nın, hem Türkiye’nin kurtuluş tarihindeki hem de dünya barış diplomasi tarihindeki önemine vurgu yaparak, “103 yıl önce Türk halkı tarih yazdı. Kurtuluş Savaşı’nın büyük zaferi Mudanya’da, masa başında diplomasiyle taçlandırıldı. O masa, özgürlüğün ve bağımsızlığın sembolüdür” dedi. Ayrıca, barışın korunması ve çoğalması gerektiğine dikkat çekti.

Dünyadaki çatışmalara değinen Dalgıç, özellikle çocukların yaşadığı açlık ve savaşlara vurgu yaparak, “Barış içinde yaşamak en temel hakkımızdır. Mudanya, barışın inşa edilip korunması gerektiğini gösteriyor. Tüm insanlık için barış diliyoruz” ifadelerini kullandı.

Seçici kurul üyelerinin görüşleri

• Murat Karayalçın: "Altan Öymen, yaşamının sonuna kadar gazetecilik mesleğini sürdürdü ve bu kimliğini korudu. Mudanya, savaş yolunun barış yoluna dönüştüğü kenttir. Yöresel olarak Nobel Barış Ödülü’ne benzer bir anlam taşıyor."
• Prof. Dr. Mehmet Ö. Alkan: "Gazeteci kimliğiyle düşünce özgürlüğü mücadelesinde, siyasetçi yönüyle de temel hakların, özgürlüklerin savunucusuydu."
• Aslı Öymen: "Babama bu ödülü almak bana gurur veriyor. Onu kaybettim ama onun izinden gitmeye devam ediyorum. Babanın yokluğunu hissediyorum ama umudumu kaybetmedim."
• Sedat Ergin: "Altan Öymen, kalburüstü bir gazeteciydi. Çeşitli siyasi unvanları olsa da meslek peşinde koşmayı sürdürdü. Muhabir ruhunu ve merakını hiçbir zaman kaybetmedi."