CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin ve yürüyüşlerinin temel amacının ülkeye demokrasi, fikir özgürlüğü ve gençlerin geleceği olduğunu vurguladı. Kutuplaşmaya ve hukuki süreçlere değindi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM’de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, ülke genelinde yapılanların sadece CHP’ye değil, aynı zamanda siyasetin, sandığın ve fikir özgürlüğünün savunulmasına yönelik olduğunu söyledi. CHP’nin verdiği mücadeleyle kendisini, partisini, belediye başkanlarını ve üyelerini korumaya çalıştıklarını ifade etti.
Özgür Özel, yaptığı açıklamada, "Koruduğumuz bu ülkeye getirdiğimiz demokrasidir, fikir özgürlüğüdür" dedi. Ayrıca, yürüyüşlerinin amacını, Türkiye’yi 100 yıl geriye götürmemek ve mevcut durumu yeni nesillere bırakmamaya yönelik olduğunu belirtti. Gençlerin ve tüm evlatların memlekette emanet olduğunu vurguladı.
Özgür Özel, "Yurtta barış, cihanda barış" ilkesi çerçevesinde, kutuplaşma ve kavga yerine kardeşlik ve kucaklaşma istediklerini ifade etti. 47 yıl boyunca birinci parti olamadıklarını, kayıplar yaşadıklarını, fakat alay konusu olan olaylarla mücadele ettiklerini belirtti. Referandum kazanılmadan önce yaşananlara ve seçim sırasında karşılaşılan olumsuz tutumlara değindi.
Partisinin, "Zoru görünce pısan, saldırganlaşan" bir tutumla karşılaştığını dile getirdi. İstanbul İl Başkanlığı’na saldırı örneğini vererek, milletin yüzde 80 oranında tepki verdiğini, yüzlerce polisin müdahale ettiği olayların olduğunu belirtti. Kutuplaşma yerine barış ve kardeşlik isteklerini dile getirdi.
Terör ve demokrasi ilişkisini vurgulayarak, “Terörsüz ve demokratik Türkiye”yi isteyenlerin taleplerinin maksimalist olmadığını söyledi. Gençlerin birlikte yaşama iradesiyle hareket ettiğine, eğitim ve imkanlar açısından fırsat eşitliği sağlanması gerektiğine değindi. Bu anlamda kaynakların doğru kullanılması ve ayrım yapılmaması gerektiğinin altını çizdi.
Özgür Özel, alınan kararların ve komisyon faaliyetlerinin dar bir alanla sınırlı kalmasından rahatsız olduklarını belirtti. Kayyum atamalarında, seçim sonuçlarının ve CHP’ye yönelik algı çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu. Meclis'te kayyumların durumu ve kayyım atanan belediyeler konusundaki uygulamaları eleştirdi.
Sürecin ve iddiaların asıl amaçlarının, getirilen hukuki ve siyasi süreçlerle muhalefeti zayıflatmak olduğunu iddia etti. Mansur Yavaş ve Melih Gökçek hakkında açılan soruşturmalara değinerek, özellikle Gökçek’e yönelik tehditlerin ve baskıların olduğunu belirtti. Gökçek’in hesap verdiği soruşturmalar ve yolsuzluk dosyalarının olduğunu, ama sonuç alınmadığını dile getirdi.
Eski AK Parti milletvekili Hüseyin Kocabıyık’ın tutuklanma gerekçelerine ve hakaret iddialarına da değinen Özgür Özel, parasal şüphelere ve ülkedeki hukuki süreçlere dikkat çekti. Tutuklamalara ve soruşturmalara ilişkin iddiaları aktardı.
