SON DAKİKA
Reklam yükleniyor...
Ana Sayfa/Türkiye/Saadet Partisi Genel Başkanı Arıkan İzmir’deki Kardeşlik Buluşması’nda konuştu: "Siz bir kişinin umut hakkına Türkiye’deki tüm sorunları indirgerseniz, en büyük ihaneti yaparsınız"

Saadet Partisi Genel Başkanı Arıkan İzmir’deki Kardeşlik Buluşması’nda konuştu: "Siz bir kişinin umut hakkına Türkiye’deki tüm sorunları indirgerseniz, en büyük ihaneti yaparsınız"

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, memleketin zor bir süreçten geçtiğine işaret ederek, sadece bir kişinin değil, 86 milyonun umut hakkı için mücadele edilmesi gerektiğini söyledi. Adalet ve özgürlük kavramlarının yozlaştırıldığını

Saadet Partisi Genel Başkanı Arıkan İzmir’deki Kardeşlik Buluşması’nda konuştu: "Siz bir kişinin umut hakkına Türkiye’deki tüm sorunları indirgerseniz, en büyük ihaneti yaparsınız"
Reklam yükleniyor...

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan İzmir’deki Kardeşlik Buluşması’nda konuştu

İZMİR – Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, "Memleket yanıyor. Siz bir kişinin umut hakkına Türkiye’deki tüm problemleri indirgerseniz, Türkiye'ye en büyük ihaneti yapmış olursunuz. Eğer sıkıntılar çözülecekse, eğer problemleri çözme iddiasındaysak, sadece bir kişinin değil, 86 milyon insanın umut hakkı için mücadele etmek zorundayız. Bugün adalet bir slogana dönüştü. Özgürlük bir imgeye dönüştü. İnsanların umudu olan kavramlar, iktidarın seçim malzemesine dönüşmüş vaziyette maalesef" dedi.

Arıkan, İzmir’de partisinin Kültürpark’taki Kardeşlik Buluşması’nda yaptığı konuşmada, şu anki zor süreçten ve bölgede yaşanan olağanüstü hadiselerden bahsetti. Milli Görüş’ün en önemli özelliklerinden biri olarak "oynanan oyuna değil, oyunun arka planındaki planı görebilme maharetine sahip olmak" olduğunu ifade etti. Arıkan, "Siyonizm, hiç olmadığı kadar hedefine yaklaşmış vaziyette" şeklinde konuştu.

Türkiye’nin genç nüfusunu ve potansiyelini hatırlatarak, hızla yaşanabilir bir ülkeden uzaklaşıldığını belirtti. Aynı zamanda, Türkiye’nin zengin tarım alanlarına rağmen, tarımla uğraşanların oranının düşük olduğunu ve bunun gelecek açısından tehlike yarattığını söyledi. 2006’da çıkan yasa ile tarıma destek verileceğinin söylendiğini, fakat 20 yıla yakın zamanda destek verilmediğini ve destekten mahrum kalanların meslekten çıkmak zorunda kaldığını kaydetti. Ayrıca, zirai don olayları ile tarım sektörünün daha da zor durumlara düştüğünü vurguladı.

İzmir’in önemli bir sanayi şehri olduğuna dikkat çekerek, sanayicilerin ve istihdamın yeterince desteklenmediğini söyledi. Eğitime dair sorunlara değinerek, ara eleman açığının sürdüğünü ve konkordato taleplerinin arttığını belirtti. 30 Ekim 2020’deki depremin 5. yılına yaklaşırken, afetlere karşı yeterli adımların atılmadığını söyledi.

Deprem riskine karşı alınan önlemlerde ilerleme sağlanmadığını ve kentsel dönüşüm çalışmalarında siyasi kavgaların sürdüğünü aktardı. İstanbul’da 600 bin konutun deprem açısından risk altında olduğunu ve yönetimler arasındaki yetki sorunlarının çözümünü engellediğini dile getirdi. Trafik problemlerinin ise şehirlerin her yerinde çözülememiş olduğunu belirtti. Türkiye’nin kayıkçı kavgasından bıktığını ve siyasi atmosferin umutsuzluk getirdiğini dile getirdi.

Siyasetin kutuplaştırıcı ve liyakat dışı yapılanmalarla dolu olduğunu ifade ederek, kişilerde sadakat ve sosyal medya paylaşımlarına göre değerlendirme yapan bir sistemin oluştuğunu sözlerine ekledi. Türkiye’nin yönetimde bir krizle karşı karşıya olduğunu belirten Arıkan, kavramların içinin boşaltıldığını, adalet ve özgürlük gibi temel konuların içinin doldurulmadığını söyledi. Ayrıca, yargı sistemi ve kayyum uygulamalarındaki adaletsizliklere dikkat çekti.

Gençlerin özgürlüklerin kısıtlandığını ifade ederek, adaletsizliklerin ve suçluların ceza almaması durumunun da memnuniyetle karşılanmadığını belirtti. İnsanların sokakta güvensiz ve kontrolsüz bir ortamda yaşadığını, toplumda umutsuzluk ve mağduriyetlerin arttığını vurguladı. Tüm bunların yaşanmasıyla birlikte, sadece bir kişinin değil, 86 milyonun umut hakkını korumak gerektiğine işaret etti.

Çözüm önerileri olarak, hukukun ön planda tutulması ve anayasa uyumunun esas alınması gerektiğini belirten Arıkan, anayasaya uyulsa bile suçluların ve mafyanın önüne geçileceğini sözlerine ekledi.

Etiketler:

guncelturkiye
Reklam yükleniyor...