Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak, ilçede meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki depremin ardından alınması gereken önlemleri ve yapılması gereken yasal düzenlemeleri açıkladı.

Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak, ilçede meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki depremin ardından sahadaki çalışmalarla ilgili bilgi verdi. Sak, ilçenin büyük bir afetle karşı karşıya olduğunu belirterek, iklim koşullarının kış olması ve depremin büyüklüğünün bu noktaya gelmesi nedeniyle vatandaşların yaşamlarını devam ettirme noktasında eksiklikler yaşandığını ifade etti.
Bunun için iki yöntem önerdi. Birincisi, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Sındırgı'nın afet bölgesi ilan edilmesi, ikincisi ise Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bölgeyi koruyan ve borçların ötelenmesine, yardımlaşmaya, dayanışmayı artıracak yasal düzenlemenin çıkarılması gerektiğini belirtti.
Sındırgı Belediye Başkanı Sak, depremin ardından yürütülen çalışmalara ilişkin ANKA Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, 10 Ağustos'ta yaşanan depreme dair hatırlattı. İlçede AFAD ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından belirlenen 986 bağımsız birimin yıkım kararı olduğunu ve yaklaşık iki buçuk ay içinde birkaç binanın yıkıldığını söyledi. Depremin tekrar nüksetmesiyle birlikte yıkım kararına alınan bina sayısının arttığını açıkladı.
Başkan Sak, merkezde yaklaşık 15-20 bina civarında yıkım kararının özellikle alınacağını ve ilçeye büyük etkisinin olduğunu belirtti.
Sak, belediyenin ve devlet kurumlarının bölgede yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verdi. İlçenin büyük bir afetle karşı karşıya olduğunu söyleyen Sak, iklim şartlarının kış olması ve depremin büyüklüğü nedeniyle ihtiyaçların giderilmesi konusunda eksiklikler yaşadıklarını dile getirdi. Belediyenin imkanlarıyla vatandaşlara sıcak yemek, battaniye ve çadır temin edildiğini, devlet imkanlarıyla ise bölgede yaraların sarılması için çalışmaların sürdürülmesi gerektiğini söyledi.
Sak, afet bölgesi ilan edilmesi ve bu durumu kalıcı hale getirmek için yasa yapılması gerektiğine değindi. Vatandaşların şu an hem Cumhurbaşkanlığı hem de TBMM’den bu bölgenin afet bölgesi ilan edilmesini beklediğini belirtti.
Depremin ardından ilçeden göç olup olmadığının sorulması üzerine, Sak, esnaf ve memurların burada kalmadığını, dışarıda ikamet ettiklerini ve çocuklarının eğitim hayatını başka ilçelerde veya şehirlerde yaptıklarını söyledi. Tüm kurumların bu duruma ilişkin çalışması gerektiğine değinen Sak, ilçenin tarihî önemine vurgu yaparak, yok olmasına izin vermediklerini belirtti.