TBMM Genel Kurulu'nda Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümüne ilişkin önerge AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi. Tartışmalar ve adli süreçler nedeniyle dikkat çekti.

TBMM Genel Kurulu'nda DEM Parti, Van'da geçen yıl kaybolduktan sonra 15 Ekim'de Mollakasım Mahallesi sahilinde bulunulan Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümünün araştırılması amacıyla verdiği önerge, AK Parti ve MHP'nin oylarıyla reddedildi. Öneriyi açıklayan DEM Parti Hakkari Milletvekili Öznur Bartın, "Her şüpheli kadın ölümü aydınlatılmamış bir cinayettir" diyerek raporlardaki belirsizliklere ve sürece dair endişelerini dile getirdi.
Biyoloji ihtisas raporu, ilk etapta örneklerin hangi bölgelerden alındığını belirtmeden "Şüpheli bulgu yoktur" dedi. İkinci rapor ise örneklerin göğüs ve vajinal bölgelerden alındığını doğruladı. Raporun içeriği ve gecikme nedenleri konusunda eleştiriler yer aldı. Ayrıca, olay günü 200'den fazla görevlinin örnek almasına rağmen, detaylı ve şeffaf bir veri sunulmadı. Bu durum, soruşturmanın ilerlemesini engelledi ve görevi kötüye kullanma iddialarını gündeme getirdi.
Sunulan gazetecilik ve adli süreçte kadın ölümlerinin yeterince incelenmediği ve raporların çelişkilerle dolu olduğu belirtilerek, failin lehine yorumların yapıldığı ifade edildi. Bu duruma dikkat çeken milletvekilleri, sistematik erozyon ve adalet sistemiyle ilgili endişelerini paylaştı.
Yanı sıra, AK Parti İstanbul Milletvekili Adem Yıldırım, "Her şüpheli kadın ölümü bir cinayettir" ifadesine tepki göstererek, "Her şüpheli ölüm bir cinayet değildir" dedi ve kadın-erkek ayrımı yapmadan, herkesin ölümü için aynı hukuk kurallarının geçerli olduğunu vurguladı.
İYİ Parti Edirne Milletvekili Mehmet Akalın, kadınların yaşam hakkının korunması ve şiddet olaylarının faillerinin adil şekilde yargılanması için yapılması gerekenlere dikkat çekti. AK Parti ve CHP temsilcileri ise, ölümler üzerindeki adli ve kurumsal sorumluluklar ile şeffaflığın artırılması çağrısında bulundu ve kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi gerektiği vurgulandı.
CHP Sakarya Milletvekili Ayça Taşkent, Rojin'in yaşam hakkının elinden alındığını belirterek, adalete güvenin sarsıldığını ve bu ölümlerde kurumsal ve bireysel sorumluluk olduğunu dile getirdi. Meclise, kadın ve şiddet mağdurlarına karşı farkındalık ve etkin soruşturmalar çağrısı yapıldı.
Önergelerin reddiyle ilgili tartışmalara karşı çıkanlar, bağımsız bir araştırma komisyonu kurulmasını talep etti. Kanun ve uygulamalardaki eksikliklerin giderilmesi, etkin yasaların çıkarılması ve cezaların caydırıcı hale getirilmesi gerektiği ifade edildi.