SON DAKİKA
Reklam yükleniyor...
Ana Sayfa/Güncel/Zafer Partisi Temsilcisinden Bakan Işıkhan’a 2,5 Yıllık Bekleyiş Soruşturması: Neden Hala Gerçekleşmedi?

Zafer Partisi Temsilcisinden Bakan Işıkhan’a 2,5 Yıllık Bekleyiş Soruşturması: Neden Hala Gerçekleşmedi?

Zafer Partili Mehmet Akif Cenkçi’den Bakan Işıkhan’a 7 bin 200 Günlük Prim Projesi Hakkında Eleştiri Gelişmeler ve arka plan Türkiye’nin siyasi gündeminde, özellikle Sosyal Güvenlik ve emeklilik haklarıyla ilgili konula…

Zafer Partisi Temsilcisinden Bakan Işıkhan’a 2,5 Yıllık Bekleyiş Soruşturması: Neden Hala Gerçekleşmedi?
Reklam yükleniyor...

Zafer Partili Mehmet Akif Cenkçi’den Bakan Işıkhan’a 7 bin 200 Günlük Prim Projesi Hakkında Eleştiri

Gelişmeler ve arka plan

Türkiye’nin siyasi gündeminde, özellikle Sosyal Güvenlik ve emeklilik haklarıyla ilgili konular, uzun süre boyunca kamuoyunun tartışmalarını meşgul etmektedir. Bu tartışmaların odağında ise, 2023 seçimleri öncesinde verilen sözler ve bu sözlerin hayata geçirilme aşaması bulunmaktadır. Özellikle, küçük esnaf ve bağ-kur’lu çalışanların prim günlerinin azaltılması ve emeklilik şartlarının iyileştirilmesine ilişkin vaatler, siyasi vaadlerin ötesine geçerek, ciddi anlamda beklenti ve endişe yaratan konular haline gelmiştir.

Mehmet Akif Cenkçi’den atılan adımlar ve kamuoyunun tepki gösterdiği noktalar

Zafer Partisi’nin önde gelen isimlerinden Mehmet Akif Cenkçi, yaptığı açıklamalarda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim öncesi verdiği sözlerin yerine getirilmediği yönünde ciddi eleştirilerde bulunmuştur. 6 Mayıs 2023’te Kayseri’deki mitingde Erdoğan, yaklaşık 1 milyon küçük esnafın prim gününü SGK’lılara eşitleyerek, 9 bin gün üzerinden 7 bin 200 güne indirilmesi yönünde bir düzenleme vaat etmişti. Ancak, üzerinden yaklaşık 2,5 yıl geçmesine rağmen, bu vaatçanın hiçbiri hayata geçmemiştir.

Mehmet Akif Cenkçi, söz konusu gecikmenin nedenlerini sorgulayarak, “Ne yasa çıktı, ne de herhangi bir düzenleme yapıldı. Neden yıllar geçmesine rağmen somut bir adım atılmadı? Bu süre zarfında beklenen nedir? 2,5 yıl nasıl ve niçin geçiyor?” şeklinde sert sorular yöneltmiştir. Ayrıca, EYT’lilerin durumu ve sosyal güvenlikteki geniş çaplı eşitsizlikler de adil bir çözüm beklemek adına gündemin önemli maddeleri arasına girmiştir.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’ndan değerlendirme ve planlar

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, katıldığı bir televizyon programında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim vaatleri ile ilgili gelişmeleri anlatmış ve özellikle prim gün sayısının düşürülmesine yönelik çalışmaların hızlandırılacağını vurgulamıştır. Bakan, 2026’nın ilk veya ikinci çeyreğinde bu konunun nihayete erdirilmesini hedeflediklerini belirterek, “Kısaca, 25 yıldan 20 yıl emeklilik hakkı tanımayı amaçlıyoruz. Maliye Bakanlığıyla ortak çalışmalarımız sürüyor ve hayata geçmesi için kararlıyız” açıklamasında bulunmuştur.

Parti temsilcisinden tepkiler ve detaylar

Öte yandan, Mehmet Akif Cenkçi, Bakan Işıkhan’ın açıklamalarına sert tepki göstererek, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Değişen hiçbir şey yok, vaatler erteleniyor ve yerine getirilmiyor. 2,5 yıldır olanlar bedelsiz değil, güven sarsıcı. 2026’ya kadar böyle devam ederse, yine mi bu vaatler ötelenecek?” ifadelerini kullanmıştır.

Cenkçi, ayrıca şu soruları gündeme getirmiştir: “Neden 7200 gün? EYT düzenlemesiyle nasıl bir fark var? Tarım ve Bağ-Kur’luların durumu ne olacak? Kendi mesleğiyle ilgili bağımsız meslek sahipleri bu düzenlemeden yararlanabilecek mi? Kadınlar için prim gün şartı nasıl belirlenecek? Prim günleri konusunda yaş sınırları değişecek mi? Ayrıca, e-haciz ve banka blokeleri esnafı daha çok zor duruma mı sokacak?” Ayrıca, vergi ve SGK borçlarını ödemekte güçlük çekenlerin mağduriyetleri giderilecek mi gibi önemli konuları da gündeme taşıdı.

Kapsamlı çözüm beklentileri ve ilerleme adımları

Söz konusu, prim gün indirimi ve emeklilik düzenlemeleri uzmanlar ve esnaf arasında sadece siyasi bir vaatten öte, bir sosyal adalet meselesi olarak görülüyor. Kapsamlı ve adil bir SGK reformu bekleyen milyonlarca çalışan, bu yasaların uygulanmasını yakından izliyor. Ayrıca, çeşitli meslek gruplarını ve sigortalıların farklılıklarını dikkate alan, kapsamlı adımların atılması talebi güçleniyor. Mevcut şartlar altında, 2026’ya kadar süresi belli olmayan bu vaatlerin, sadece zaman kaybı olmaması ve gerçek anlamda çözüm sunması büyük önem kazanmıştır. Sonuç olarak, Türkiye’de emeklilik ve sosyal güvenlik sistemi, sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal adalet ve eşitlik ilkesine dayanan geniş kapsamlı bir dönüşüm sürecinde yer alıyor. Tüm paydaşların katılımı ve tam şeffaflık ile bu sorunların aşılması, toplumun gelişmişlik seviyesini göstermesi açısından öncelikli hale gelmiştir.

Reklam yükleniyor...